turkiye-avusturalya

Özellikle son yıllardaki başarısıyla dünya basketbolunda önemli bir marka haline gelen Türkiye, düzenli olarak dev organizasyonlara katılmayı başararak istikrar da kazandı. 2014 Dünya Şampiyonası’na Ergin Ataman yönetiminde hazırlanan 12 Dev Adam ABD’nin ardından favori olduğu C Grubu’nu ikinci sırada tamamlamayı başardı. Buraya kadar olan süreçte nefes kesici maçlara imza atan millilerimiz; ilk yarılardaki oyunlarıyla çileden çıkarsa da özellikle 4. periyotta sergiledikleri performanslarla maçları koparmayı bildiler. Emir Preldzic, Ömer Aşık, Oğuz Savaş gibi isimlerin skor yükünü çektiği Türkiye’de Kerem Gönlüm de kritik anlarda devreye girerek ayakta kalmamızı sağladı. Grup maçlarının sona ermesinin ardından Ergin Ataman, kendisine yöneltilen “2. turda hangi rakibi tercih edersiniz?” sorusuna “3 takım da aynı ama kimi istiyorsun dersen Avustralya’yı tercih ederim” demişti. Bu açıklamadan yalnızca birkaç dakika sonra Avustralya ile eşleşmiş olmamız da Koç Ergin Ataman adına sevindirici olsa gerek.

FIBA’ya 1947 yılında üye olan Avustralya; Dünya Şampiyonası’na 10 kez katılma fırsatı buldu. Fakat bu süreçte hiç madalya alamadı. “Peki hiç madalya alamadı da FIBA sıralamasında niçin 9. sırada yer alıyor?” diyecek olursanız bunu da Okyanusya Basketbol Şampiyonası’nda kazandığı altın madalyalara borçlu. Öyle ki Avustralya, Okyanusya’yı net şekilde domine ediyor. Başarılı hücum hattıyla dikkat çeken Avustralya, gruptaki 4 maçında 80 ve üstü  sayıyla oynamayı başardı. Avustralya 4 Eylül günü oynadığı ve 13 sayı farkla önde götürdüğü Angola maçından mağlubiyetle ayrılmamış olsaydı grubunu ikinci sırada tamamlayabilirdi. Nitekim olan oldu ve NBA takımlarından Philadelphia’yı da çalıştıran Brett Brown’ın koçluğunu yaptığı takım, 2. turdaki rakibimiz oldu. Brown, 12 Dev Adam’a karşı da mutlaka Baynes (17.3 sayı), Goulding (12.5 sayı), Ingles (11.8 sayı) gibi değerli skorerleri kullanmak isteyecek ve minimum 75-80 civarı sayı kaydetmek isteyecektir.